Timothée Chalamet’li Marty Supreme: Ping Pong Masasında Amerikan Rüyası

Bazen kaçmaya çalıştığın hayat, seni tam da adını tarihe yazdıracağın masaya oturtur. Marty Supreme, bir masa tenisi topundan çok daha fazlasını anlatıyor: hırsın, kimliğin ve “başka türlü yaşayabilir miydim?” sorusunun hikâyesi.

A24’ün yeni gözdesi Marty Supreme, ABD’de yılın en çok konuşulan filmlerinden biri hâline geldi. Josh Safdie’nin yönettiği, Timothée Chalamet’nin de hem başrolde hem yapımcı olarak yer aldığı film, 1950’lerde geçen bir spor-komedi-dram karışımı. Chalamet, ayakkabı dükkânında sıkışıp kalmak istemeyen, masa tenisinde kendine yer açmaya çalışan hırslı Marty Mauser’ı canlandırıyor.

Film, klasik “spor filmi” kalıplarından özellikle uzak duruyor; antrenman montajları yerine Marty’nin öfkesini, kırılganlığını ve “başarılı olursam kim olurum?” sorusuyla boğuşmasını öne çıkarıyor. Eleştirmenler, Chalamet’nin performansını kariyerinin en olgun işlerinden biri olarak övüyor; film, yıl sonu listelerinde üst sıralara yerleşmiş durumda.

Marty Supreme’in pazarlama tarafı da en az film kadar konuşuluyor. Yapımdaki turuncu ping pong toplarından yola çıkılarak yaratılan “Marty Supreme Orange” rengi, afişlerden galalara kadar her yere taşındı; turuncu blimp’ler ve kırmızı halıda turuncu detaylar, filmi adeta yeni bir pop kültür ikonuna dönüştürdü.

Marty Supreme, 25 Aralık 2025’te ABD’de vizyona giriyor; Türkiye vizyon takvimi ise henüz netleşmedi. Ama şimdiden, “sadece ping pong değil, karakter filmi” diyebileceğimiz yapımlardan biri olarak hafızaya kazınmış durumda.